içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Özge Hakik kimdir? Özge Hakik ile özel söyleşi

Özge Hakik kimdir? Hacettepe Üniversitesi Turizm Bölümü’nden mezun olan Özge Hakik, Türk sanat müziği korolarında müzik eğitimi almıştır.

Özge Hakik kimdir? Özge Hakik ile özel söyleşi
Haberi Sesli Dinle

Röportaj: Zühre GÜLŞEN/OnurAkayMedya

Özge Hakik, “Aşk-ı Can” albümüyle bomba gibi geliyor!

Sevilen arabesk şarkıları yeniden coverlayan ve yeni albümü ile oldukça iddialı olan Hakik’le, müziğine ve hayatına dair çok özel bir söyleşi gerçekleştirdik. Röportajda hayatına dair samimi açıklamalar yapan güzel şarkıcı, sevenlerinin merak ettiği her şeyi anlattı.

İşte o röportajımız:

Kendinizden bahseder misiniz?

Aslında kendimden bahsetmeyi pek sevmem, kendimi anlatmayı da… Çünkü insanlar kendilerini her zaman görmek istediği şekilde anlatır ve görürler.

Sanatçı etkileyici bir şeyler üretmek için ille de acılar, sıkıntılar mı yaşamalı? Mutluluktan söz eden ürünler niye etkilemiyor acaba insanları? Yoksa biz mi ancak dertli olunca kendimizi ifade etmek ihtiyacını hissediyoruz?

Mutlaka ki sanatçılar ya da şarkıcılar insanları etkilemek için hayatı arabesk algılamak zorunda değil ama şöyle baktığımızda hepimizin hayatında bir yerlerde mutlaka bir arabesklik yatıyor, bir acı, bir kırılganlık, bir hüsran… Elbette ki alınması gereken mutluluklarda var ama sanırım Türk halkı olarak hüzünlerimize mutluluklarımızdan daha fazla zaman ayırıyoruz. Ben hayatı pop müzik kadar eğlenceli, sanat müziği kadar sakin ve huzurlu, halk müziği kadar yaşanmışlık, arabesk müzik kadar hissedilir yaşadığına inanıyorum insanlarımızın…

Müziği kategorize etmek gerekirse sizin yaptığınız müzik hangi kategoriye girer?

Ben yaptığım müziği sınırlamıyorum. TSM, THM, pop, slow, arabesk, fantezi her tarzı sunuyorum dinleyicilerime ama sanırım sesimdeki hüzünden dolayı onlar bana pop şarkıda bile arabesk duymayı yakıştırıyorlar.

Popüler olma kaygısı içerisinde misiniz?

Tabii ki hayır. Çünkü amacım popülarite olmuş olsaydı piyasadaki birçok insanın önüne geçmiştim. Ben yaptığım işi sadece sevenlerdenim popülarite için yapanlardan ya da ticari kaygılarla bunu hissettirenler arasında görmüyorum kendimi…

Albüm çıkardınız mı?

Albüm çıkartmadım.

Sizi dinlediğim de şarkı söylemenin muhteşem ve çok zor bir iş olduğunu düşünüyorum. Böyleyken nasıl oldu da herkesin şarkı söylediği bir zamana geldik?

Aslında dördüncü soruda ki konuya geliyoruz. Bu soruda da popülarite görselliğine inanan, güvenen, cebinde birikimi olan herkes ünlü olma çabası içerisinde. Piyasada artık eskisi gibi albüm masrafları fahiş derecede olmadığından, bu yolu seçenler sayısı her geçen gün de artmakta. Ama şunu söylemeliyim ki her artış bir azalıştır… Ne mutlu bizlere ki sizler de şarkı söylemenin muhteşem ve zor bir duygu olduğunu bizlerle anlıyorsunuz, onlarla değil.

Sizi en iyi ne anlatır?

Müziğim, şarkılarım…

Müzik zevki, kaliteli müzik gibi kavramlar hakkında ne düşünüyorsunuz? Türk halkı olarak neredeyiz?

Her kalbin melodisi ayrıdır. Bu nedenle zevklerde farklılık gösterebilir ama kaliteli müzik çok çok ayrıdır. İşte onu yapanlar şarkıcılıktan, sanatçılığa terfi edenler bana göre…

Siz kimleri dinlemeyi seversiniz? Türkiye’de albümünü merakla beklediğiniz sanatçılar var mı?

Ben birçok ismi keyif alarak dinlerim. Başta Ebru Gündeş olmak üzere Linet, Kibariye, Candan Erçetin, Yıldız Tilbe ve ismini saymakla bitiremeyeceğim çok kaliteli isimler var tabii ki…

Bugünkü şarkı yarışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz? Değerlendirme yapmanızı istesem…

Ticaret… Mutlaka çok çok iyilerde var ama ticari kaygılar içinde iyiler maalesef göz ardı edildiğinden sağlıklı ve eğitici bulmuyorum.

Her hikâyenin bir başlangıç, gelişme ve sonuç kısmı olur. Bir de hep ana fikir vardır bize sorulan. Sizi sevenler için paylaşmanızı istesem…

Başlangıç: Güldür yüzümü… Gelişme: Hakikat... Sonucu da hep beraber göreceğiz…

Peki, bugüne gelene dek müzik anlayışınız hangi evrelerden geçti?

Mutlaka her yaşta ayrı hisler, ayrı duygular yaşandığından herkes gibi evrelerden geçtim. Hangi tarz müzik yapmalıyım sorusunu çok sordum kendime ve sonra deneme yanılmayla kendi evremi buldum.

Tempolu bir hayatın sizi sıktığı olmuyor mu hiç?

Hayır, aksine tempodan, müzik için saatlerce uykusuz kalmaktan keyif bile alıyorum.

Ah be şimdi orda olmak vardı dediğin bir yer var mı şu anda?

O da benim kalbimde kalsın.

Boş zamanlarını nasıl değerlendirir Özge Hakik? Tabii boş zaman bulabiliyorsa eğer…

Boş zamanlarımda sokak çocuklarımla (köpekler) zaman geçiriyorum. Onlardan öğrendiğim şeyleri hayatıma katmayı, onlara dokunurken var olmanın kıymetini çok daha iyi anlıyorum. Bu hayata hepimiz bir amaç uğruna geldik. Benim amacımda onlara dokunmak sanırım. Dilerim ki sokakta sahipsiz olan tüm sokak köpeklerine olan sorumluluğumuzun daha çok bilincinde olur ve hayatı hep birlikte mutlu yaşamayı öğreniriz. Çünkü bizi sevgi kurtaracak.

Biraz daha sizi tanıyabilir miyiz?

Hayata çocuk bakışından sıyrılıp biraz daha genç portreyle ve müziğin anlamını bilerek adım attığım yıllarda ise çeşitli TSM koroları, nota, solfej, bona, repertuar eğitimleriyle müziğimin farkına vardım. Bu kadar çok iç içeyken müzikle, müzik okumadım çünkü zaman Turizmden yana oldu bana. Hayatı, insanları, duruşu, hayat adına olan birçok şeyi öğrenmemi sağlayan bir okulda okudum. Ankara Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi… Hem turizm okudum, hem de arta kalan zamanlarımda müzik eğitimi aldım. Ardından gelen sahne tecrübeleri de cabası… Artık üniversite dönemindeydik Hacettepe Üniversitesi Turizm Bölümü’nden mezun oldum... Bu süre zarfında birçok bilinen ve bilinmeyen yapım şirketlerinden albüm teklifi aldım. Sonuçsa kabul etmedim. Bu kadar müziğe emek veren, seven, iç içe olan biri neden kabul etmez önüne gelen fırsatları diye eminim ki düşünüyorsunuzdur. Bununda tek bir sebebi var, hayatta yaptığın işi yapmak adına yapanlardan olmadım, artısını eksisini tartmadan, inanmadan adım atmadım ya da şöhret, benmerkezciliği de taşımadım hayatıma, duruşuma… Sadece yaptığım işi her gün yenileyerek adım attım ki bunun sonucunda zaten seçim hakkının bende olacağını biliyordum… Ve inandığım bir proje çıkmadan da gelen albüm önerilerini kabul etmek benim kişiliğime ters, en büyük aşkıma ihanetti. “Güldür Yüzümü” dediğim acapella (solo) bir kayıtla, Mayıs günü Avrupa Radyolarında, Türkiye’nin her ilinde, belli radyolarda, internette, her yerde en iyi kitleye ulaştı şarkılarım… Bu dönemin başlangıcıyla Ankara’nın bilinen ve dinlenen radyolarından birinde Bir süre yayıncılık yapma ayrıcalığına sahip oldum… Yine okudum, şimdide Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü’ne devam etmekteyim. Şarkılarım birçok insana ses, duygularına tercüman oldu, olmaya da devam edecek. Albüm ne zaman diye soranlara duyurulur. İnandığım bir proje çıktığına emin olduğumda bunu zaten duyuracağım sizlere. En başta bizleri dinleyip seven her gün mesajlar gönderen siz değerli dinleyicilerime, sizlerle buluşmamızı sağlayan, o güzel eserlere imza atan çok değerli Hüsnü Şenlendirici, Ahmet Selçuk İlkan, Serkan Arasovali, Burhan Bayar ve Ferdi Tayfur’a teşekkürlerimi sunuyorum.

Tarih: 22-03-2024

FACEBOOK YORUM
Yorum