-
Seyfullah Çiçek
Tarih: 15-09-2024 14:30:00
Güncelleme: 15-09-2024 14:30:00
Dönem Birincisi Kadın Teğmenlerimiz ve Giresun Türküsü: “Al Kızları Askere/Olsun Askerlik Kolay”
Değerli okurlar!
30 Ağustos 2024 tarihinde yapılan harp okulları mezuniyet törenine üç kuvvet Komutanlığının (Kara, Hava, Deniz) teğmenlerinin arasından dönem birincilerinin hanımlardan çıkması, hepinizin de bildiği üzere ülke çapında büyük ses getirdi.
Ben şahsen kendi adıma son derece mutlu oldum, gurur duydum ama hiç şaşırmadım.
Çünkü bizim kadim “Türk Töresi”nde erkek-kadın ayrımı yapılmaksızın, “Her Türk asker doğar”! Nitekim şanlı tarihimiz bunun sayısız örnekleriyle doludur. Ben birkaç ad sayayım, ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız:
Saka (İskit) İmparatoriçesi Tomris Hatun, Kazan Hanı Süyün Bike Hatun, 93 Harbi kahramanımız Erzurumlu Nene Hatun, Kurtuluş Savaşı kahramanlarımız; Kastamonulu Şerife Bacı, Gördesli Makbule Hanım, Erzurumlu Kara Fatma, Giresunlu Gülpembe Hatun, Göreleli Gülüşan Maksutoğlu (Dursun Çavuş), İstanbullu Halide Onbaşı (Adıvar) vd.
Ama ne yazık ki, Yavuz Sultan Selim’den itibaren Türk kimliği terk edilerek hızla Arap kültürü hakim olmaya başlamıştır.
Ulu Önderimiz, ebedi ve tek Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk Milleti’ni yeniden eski kimliğine kavuşturmuş ise de…
Maalesef Osmanlı sevdalısı birileri şu son 22 yıldır ısrarla bizi yeniden Arap örf, adet ve geleneklerinin içine çekmeye başlamıştır.
Ne kadar çabalasalar da, “Fıtrat değişir sanmayın, bu kan yine o kandır”!
Bu kısa girizgahtan sonra sözü, yazımızın başlığının açıklamasına getiriyorum.
Evet, kızların da askere alınmasını ilk olarak Giresunlu dedelerimiz gündeme getirmiştir.
Peki, bu nasıl olmuş?
Osmanlı’da kadının esamesinin bile okunmadığı bundan 120-130 yıl önce Giresunlu Oğuz-Çepni dedelerimizden bir ozan, adı meçhul miralaya yani albaya (Giresun 94.Piyade Alayı Komutanı olsa gerek);
"Oy miralay miralay,
Askerin alay alay.
Al kızları askere,
Olsun askerlik kolay!"
Dizeleriyle başlayıp, birkaç dörtlükle devam eden bir türkü yakmış.
Yıllar sonra İsmail Doğan adlı bir başka vatandaşımız bu güzel türkünün TRT repertuarına girmesine kaynaklık etmiş.
Hocaların hocası Muzaffer Sarısözen de derleyip, notaya alarak 371 numarayla TRT Repertuarına kazandırmış.
Çok sevdiğim bu anlamlı türkümüzün müziği “Giresun Karşılaması” türü olup, bir hayli hareketlidir.
Yani demem o ki, kadınla-erkeğin yan yana gelmesinin bile tabu olduğu 120-130 yıl öncesinin Osmanlı'sında, Oğuz-Çepni yiğidi Giresunlu dedelerimiz, kızlarla birlikte askerlik yapmanın daha keyifli olacağını ve dolayısıyla da askerliğin kolaylaşacağını dizelere dökebilme cesaretini kendinde bulabilmiş.
Eh, buna da...
Tepesi attı mı kanun, nizam dinlemeden hemen silahına sarılan…
Kafasının dikine giderek dünya yaşamı ile ahret arasında denge kurmasını bilen...
Özgürlüğü için gerekirse dünyayı ateşe veren...
Türk oğlu Türk Oğuz-Çepni ayrıcalığı (Örn.Topal Osman Ağa) diyelim...
Giresunlu dedelerimizi, ninelerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve şükranla analım.